Film Tanıtımı: “Arkadaş”

Yılmaz Güney 1974 yılında vizyona giren Arkadaş filminin başlangıcında insanların “zengin, avrupai ve son derece eğlenceli hayatlarından” kesitler sunar. “Şanslı çocuklar” dondurma yer. İnsanlar kumsalda güneşlenir. Gençler her gece dans eder. Sonra karşımıza şapkalı Âzem çıkar. Azem karayollarında çalışan bir mühendistir. Gençlik yıllarında sefaletin ortasında okumaya çalışır ve sonunda geldiği yeri unutmaz. Ona yardım edenleri, işçileri, emekçileri, yoksul çocukları ve kendisinin gençlik dönemindeki gibi okumaya çalışan gençleri unutmaz. Sınıf bilinci yerindedir. Nerden geldiğini ve nereye gideceğini çok iyi bilir. Öğrencilik yıllarında beraber okuduğu Cemil ise sonradan zengin olmuştur. Nereden geldiğini unutup kepaze bir yaşama tutunmuştur, yozlaşmıştır ve düzenin kölesi olmuştur. Cemil’in güzel ama bir o kadar da çürümüş yaşam anlayışı olan eşi, sonradan Âzem’e aşık olacak baldızı ve yoz ilişkileriyle yaşama tutunmaya çalışacaktır. Film yıllar sonra karşılaşan bu iki arkadaşın sınıfsal çatışmasını anlatır. Âzem’in yıllar sonra çıkıp gelmesi Cemil’in hayatını sorgulamasına yarayacak ve herkesi farklı noktalara sürükleyecektir. Temelde yozlaşma, sınıf farkı, ahlak anlayışı ve “insanca yaşayabilme” kavramları üzerinde duran film, filmin sonunda gelen silah sesiyle sona erer. Hikayede Âzem’in Cemil’le yaptığı gönderme aslında çürümüş ve yozlaşmış toplumsal yapıyadır. Toplumsal yapıyı eleştirmekle kalmayıp alternatifini Âzem’le anlatır.

Antep’ten Bir DÖB’lü