top of page

Dorian Gray’in Portresi

  • Sabırsızlık Zamanı
  • 19 Tem 2021
  • 2 dakikada okunur


Dorian Gray'in Portresi, Oscar Wilde'ın 1891 yılında yayımlanan felsefi romanı. Toplumsal ahlak, tabular ve topluma dayatılan her türlü ahlâki gelenekleri sorgulamamızı sağlayacak önemli bir eserdir. Kitabın ana karakteri Dorian Gray, egemen sınıflardan olan çok yakışıklı genç bir adamdır. Kitabımız Dorian'ın arkadaşı olan Basil Halward isimli ressamın Dorian’ın portresini çizmesiyle başlar. Basil, Dorian'ın gençliğine ve yakışıklılığına hayrandır. Dorian Gray'in portresinin çiziminin son günlerinde ressam Basil’in arkadaşı olan Lord Henry, Basil'i ziyarete gelir. Basil Lord'a, Dorian'a olan büyük hayranlığını anlatır. Dorian çizim bittikten sonra portreyi görmek ister, bu sırada Basil ve Lord Henry de odadadır. Çizimi herkes çok beğenir.


Lord, Dorian'a bu resimin asla yaşlanmayacağını, bugünkü güzelliğinden hiçbir şey kaybetmeyecegini anlatır. Portreyi kıskanmaya başlayan Dorian bir dua eder. Kendisinin hiç yaşlanmamasını onun yerine portrenin yaşlanmasını ve çirkinleşmesini ister. Bu tuhaf dua gerçekleşir ve Dorian gittikçe yozlaşmaya başlar işlediği hiçbir kötülüğün ve olumsuz davranışın acısını yaşamaz. Onun yerine bunların tamamı portrede yer bulur, ancak Dorian portreyi hiç kimsenin göremeyeceği bir yere saklamıştır.

Buna rağmen portreye baktıkça melankolik bir ruh haline girer. Dorian bu portreyi çizdiği için Basil'i suçlar, onunla arasına mesafe koyar. Lord Henry’le ise çok daha yakınlaşır ve artık Lord'u kendisine hoca edinmiştir. Lord son derece hazır cevap biridir. 19. yüzyılın sonundaki Viktorya kültürünün yorumu olarak görülür.


Basil bir tiyatrocu kıza aşık olur. Kızdan çok etkilenmiştir. Sahnede farklı farklı karakterler sergileyebilmesi Dorian’ı etkiler. Sibyl isimli bu kızla arkadaşları Basil ve Lord Henry'i de tanıştırmak ister. Onu izlemeye tiyatroya giderler ancak Sibyl çok kötü bir oyun sergiler. Buna dayanamayan Dorian Sibyl'i terk eder. Tiyatrocu kız da aşk acısından intihar eder. Bütün hayatını anlık zevklere ve yoz ilişkilere adayan Dorian yaşlanmış, 40-45 yaşlarına gelmiştir. Toplum içinde dış görünüşü ve maddi varlığı sayesinde bir saygınlığı vardır, ancak hakkında kimsenin konduramadığı pek çok dedikodu da vardır. Onunla arkadaşlık eden bütün kadınlar ve erkekler perişan hallere düşmüştür. İntihar edenler, şehri terkedenler... vb. Bu yozlaşmış yaşamına 2 cinayet ve pek çok yoz ilişki sığdıran Dorian, üzerindeki melankolik ruh halinden kurtulamaz. Bu durumdan çıkışı portreyi yok etmekte gören Dorian portreyle hesaplaşmaya girişir ve portreyi bıçaklar ve sonunda kendisi de ölür. Seslere gelen uşakları yerde yatan çirkin ve acınası durumdaki yaşlı iğrenç kişiyi tanıyamazlar ancak portreye baktıklarında efendileri Dorian Gray'i son gördükleri haliyle portrede görürler. Kitap 19. yüzyılın sonlarının İngiltere’sini ve Avrupa'sını çok iyi bir şekilde anlatmıştır. Bütün sabırsızlık zamanı okurlarına şiddetle tavsiye ediyorum.


Adana’dan Bir DÖB'lü

Comments


Subscribe Form

©2020 by Sabırsızlık Zamanı. Proudly created with Wix.com

bottom of page