YAŞAMINI DEVRİME ADAYAN SAVAŞÇI: CHE GUEVARA
- Sabırsızlık Zamanı
- 9 Eki 2022
- 2 dakikada okunur

Enternasyonal devrimciliğin şanlı örneklerinden, canı pahasına dünya emekçi halkları için mücadele azmini bizlere miras bırakan Comandante Che Guevara yoldaşın ölümsüzleşmesinin 55 .yılında, dergimizin yeni dönem ilk sayısında 9 Ekimi anarak başlamak bizler için anlamlı olacaktır
Che Guevara, Küba'da gerçekleştirilen devrimin “2 numaralı adamı”, Arjantin asıllı devrimcidir. Che esas olarak yirmili yaşlarında siyasetle yakından ilgilenmeye başlamıştır. O dönemde Latin Amerika’da devrimci dalganın yükselişe geçtiğini görmekteyiz. Devrimci dalganın yükselişe geçmesi, Sovyetlerdeki ve birçok ülkedeki gerçekleşen devrimin etkisi Che Guevara’yı kısa sürede şekillendirdi. Tıp eğitimi alırken Latin Amerika’yı baştan aşağı gezen Ernesto, yaşanan yoksulluğa, sosyal eşitsizliklere bizzat tanık oldu. Ve bu yoksulluğu ortadan kaldıracak tek çözümün devrim olduğunu o zamanlar bilince çıkarmıştır, marksizmi öğrenme yolunda büyük çabalar göstermiştir.
Belki de Ernesto’yu Che olma yoluna iten haytındaki en önemli dönüm noktası Meksika'da sürgünde olan Fidel Castro ile tanışması olmuştur.Fidel ile tanışmasından sonra Küba devrimi için çalışmış, savaşmış ve Küba işçi sınıfının mücadelesini omuzlamıştır.
Ernesto ve yoldaşları, gerilla mücadelesinin Küba halkı için en keskin ve belirleyici yol olduğunu başardıklarıyla kanıtlamışlardır. Aynı zamanda gerilla mücadelesi, savaş üzerine yazdığı birçok makalesiyle bu konunun önemini anlatmıştır.
Aynı zamanda Che, gençlik yıllarında kendini çok yönlü geliştirmeye de çaba göstermiştir. Devrimci kişiliğinin yanında sanatla, edebiyatla, santrançla yakından ilgilendiğini görmekteyiz. Pablo Neruda’dan şiirlerini okuyan Che bir süre sonra şiir yazmaya başlamıştır.
Che bir başka yönüyle de devrimci kişiliğin, yeni insanın örneklerini sunan bir yaşama sahiptir.
İşçi sınıfına ve emekçi halka yalnızca devrimi başarma yolunda öncülük etmemiş, aynı zamanda kolektif çalışmanın içerisinde yer almış, çeşitli alanlarda durmaksızın farklı görevler üstlenmiştir.
Emperyalist ABD destekli Batista diktatörlüğünü, 1958 yılı sonbaharında Fidel Castro ve halk öncülüğünde yıkarak devrimci hükümetin kurulmasında aktif rol almıştır.
Devrim sonrasında da önemli görevler üstlenen Che, bir süre sonra devrimi yaymak için önce Orta Afrika ülkesi Kongo’ya daha sonra da kılık değiştirerek Bolivya’ya gitmiştir. Bu anlamda Che enternasyonal mücadeleyi büyütmeyi devrimci sorumluluk olduğu bilinciyle hareket etmiştir. Enternasyonel mücadele içerisnde gerilla mücadelesini örgütlemeye çalıştığı sırada Vallegrande yakınlarındaki La Higuera'da Bolivya Ordusu'nun eline düşmüştür ve CIA tarafından katledilmiştir.
Düşman onu öldürünce her şeyin biteceğini sanmaktaydı. Ölmüş bedenine dahi işkence ederek dünya devrimcilerine korku salmak, gözdağı vermek amacındaydı. Ama bilmedikleri bir şey vardı: Che’den dünya halklarına miras kalan mücadele azmi hiçbir zaman bitmemiştir. Dünyanın neresinde olursak olalım her genç, her kadın her işçi Che’yi tanımaktadır. Fiziki olarak otuz dokuz yaşında aramızdan ayrılmasına rağmen Che’nin mücadele geleneği dalga dalga büyümeye devam ediyor. Batista’nın adının kimse anmazken, Che’nin ismi, mücadelesi dünya halklarına yol göstermeye devam ediyor. Bizler de devrimci gençler, Che’nin yoldaşları olarak Comandante Che'nin yolunda, yaktıkları ateş ile devrimci mücadelesini sürdürüyoruz ve bu mücadele sonucuna varmadan asla bitmeyecek! Yolumuz “Gerçekçi Ol İmkansızı İste” diyen Che’nin yoludur. Bu yolda devrimci mücadelede zaferi kazanana kadar olmaya devam edeceğiz!
Hasta La Victoria Siempre!
Yaşasın Devrimci Mücadelemiz!
ADANA'DAN BİR DÖB'LÜ
コメント