NEWROZ RUHUYLA GENÇLİK DEVRİME!
- Sabırsızlık Zamanı
- 24 Şub 2024
- 2 dakikada okunur

Kralın zulmüne karşı dağlara çekilen genç ve yetişkin köylülerin, Demirci Kawa ile anılan isyanı ve mücadelesinden bugüne; baharın gelişini ve kavgayı temsil ediyor Newroz. Kawa’dan Denizlere, Mazlumlara onlardan bugüne, başkaldırının ve zaferin bayramı olarak karşılanıyor bu toprakların sömürülen ve ezilen halkları tarafından.
Ekonomik krizin hayatlarımızı yaşanılamaz kıldığı, geleceğimiz için hayaller kuramadığımız, kışlayı andıran okul ve yurtlarda yaşayarak niteliksiz eğitim aldığımız, yeteneklerimizi açığa çıkarmak ve onları geliştirmenin aksine ufkumuzun giderek geçim sıkıntısı ile köreldiği günlerden geçiyoruz.
En basit demokratik hakkımızı kullandığımızda hakkımızda açılan soruşturmalarla, kültürel ve sosyal aktivitelerden koparılmış şekilde yaşıyoruz. Genç yaşta birçoğumuz okurken aynı zamanda çalışıyor, iş kazalarında veya yaşamak zorunda bırakıldığımız mekanlarda ihmaller sonucu öldürülüyoruz. Gençlik, kapitalist düzenin yarattığı tüm bu çıkışsızlıklarla intihara sürükleniyor veya bilinçli politikalar sonucunda toplumun giderek artan bir kesimini uyuşturucu madde kullanımına sürükleyerek, hayattan tamamen koparılmaya itiliyor.
Evet, tüm bu saydıklarımız bugün modern olarak adlandırılan bu sistemde, “seçme özgürlüğü” şeklinde ifade edilerek yaşanıyor. Görünüşte seçmekte özgür olduğumuz iddia edilse de, doğmakla birlikte şanslı kimseler olarak dünyaya gelmemiş, işçi veya emekçi bir ailenin çocuğu isek yukarıda bahsettiğimiz çerçevesi-sınırları çizilmiş yaşamlar içerisinde ancak basit düzeyde seçimler yapabilerek yaşıyoruz. Hangi meslek ile kötü yaşamlar yaşayacağımızı seçme özgürlüğü gibi!”
“Görünüşte seçmekte özgür olduğumuz iddia edilse de, çerçevesi-sınırları çizilmiş yaşamlar içerisinde ancak basit düzeyde seçimler yapabilerek yaşıyoruz. Hangi meslek ile kötü yaşamlar yaşayacağımızı seçme özgürlüğü gibi”
Kürt veya başka bir ezilen ulustan isek zırhlı araçlar ile ezilerek katlediliyor, ana dilde eğitim almıyoruz. Alevi isek ötekileştirilerek, dinsiz ilan edilerek katlediliyoruz. Cinsel kimliklerimiz veya yönelimlerimiz sebebiyle sömürüye ve şiddete maruz kalarak sürekli hor görülen, aşağı insan kategorisinde yaşamak zorunda bırakılıyoruz.
Yaşadığımız bütün bu koşullar içerisinde, tıpkı işçi sınıfı ve emekçilerde olduğu gibi yalnızca özgürlüğü seçmekte özgür olduğumuzu görüyoruz. Eskisi gibi yaşamak istemiyor, insanca bir yaşamın hayalini kuruyoruz. Yaşadığımız topraklarda, mücadelenin ve isyanın bayramı Newroz’a gençlik olarak bu koşullar ve yarattığı ayaklanmacı duygularla giriyoruz.
Dehak’ın sömürdüğü gençlik ve köylülerin mücadelesi; bugün kaderi işçi sınıfı ve emekçi halkların kurtuluşuna bağlı gençliğin mücadelesinde yaşıyor, kurtuluşunu bütün bir toplumun kurtuluşunda gören, geleceğini kendi ellerine almak için Türkiye ve Kürdistan birleşik devrimine katılan gençliğin devrimci ruhu ile tüm sokak ve meydanlarda Newroz ateşini büyütüyor.
Bu doğrultuda bütün gençliği birleşik mücadeleyi büyütmeye, bulunduğu alanlarda Newroz ateşini yakmaya, tekelci kapitalizme ve faşizme karşı mücadele etmeye davet ediyoruz. Newroz Piroz Be!
YAŞASIN HALKLARIN MÜCADELE BİRLİĞİ!
BIJÎ TEKOŞÎNA YEKBÛYÎ YA GELÊN ŞOREŞGER!
NEWROZ PÎROZ BÊ!
SEYİT YAŞAR
Comments