top of page

“LENİN’DE DEVRİMCİ GENÇLİK ÖRGÜTLENMESİ”

  • Sabırsızlık Zamanı
  • 24 Şub 2024
  • 8 dakikada okunur

Merhaba değerli dostlar, yoldaşlar ve basın emekçileri; hepinizi Lenin’in ölümsüzlüğünün 100. yıl dönümü kapsamında düzenlenen bu etkinlikten dolayı selamlıyorum, emeği geçen herkese de teşekkür etmek istiyorum.

“Dear guests, I salute you with all my heart and with the most revolutionary feelings for being here today on this meaningful gathering.”

Bugün bu etkinlikte buluşmak çok anlamlı, çünkü emperyalist-kapitalist dünyanın sıçramalı bir şekilde başta üretim ilişkileri olmak üzere kurumsal, kültürel, ideolojik yani yekünen sistemsel olarak çöktüğü bugünlerde dünyanın devrimci dönüşümünü başarmak ve proleter devrimler çağını yeni bir noktaya taşımak isteyen enternasyonalist komünistler olarak Marksizmin ve Leninizmin ayak izlerini ve Lenin’in pratik dehasını takip ediyoruz.

Bu kapsamda geleceğin halk ayaklanmalarını, isyanlarını devrime ve buradan sosyalizme götürmek devrimci proletaryanın başat göreviyken Ekim Devrimi’nin deneyimlerinden, Lenin’in teorik çalışmalarından ve pratik önderliğinden öğrenmek bizler için yakıcıdır. Ben kendi sunumumda Ekim Devrimi sürecinde ve sonrasında Bolşevik Parti’nin gençlik örgütlenmesini ve Lenin’in buradaki rolünü irdeleyeceğim. Ayrıca bu tartışmayı sonlandırırken günün acil görevlerinden olan devrimci gençlik örgütlenmesine değineceğim.

Lenin'in seçme eserlerine, birçok kitap ve makalesine baktığımız zaman gençliğin örgütlenmesine özel bir önem verdiğini görebiliriz. Kendisi de mücadeleye başladığında genç bir Marksist’tir ve RSDİP kurulup onun üyesi olana ve ondan sonrasında da yurt dışı sürgün zamanına kadar genç işçiler arasında propaganda çalışmaları kurup genç kadroları eğitmiştir. Aynı zamanda bu genç yaşında Krupskaya ile tanışan Lenin genç işçi yoldaşlarını eğitmek için makaleler yazmış, eğitim çalışmaları düzenlemiştir. Bir taraftan bakıldığında bu çalışmalar geleceğin önemli parti kadrolarını yetiştirecek çalışmalardır aynı zamanda. Lenin’in metinlerine baktığımızda özellikle işçi gençliğin devrim saflarına kazanılması konusundaki inatçı tutumu daha sonrasında da devam eder. Devrimin temel savaş güçlerinden biri olarak işçi gençliği ortaya koyar, çarlığın her saldırısının ardından taze genç güçlere ulaşılması ve Parti'nin boşalan saflarının genç güçlerle doldurulması gerektiğini ortaya koyar. RSDİP’in ilk dönemlerinden itibaren, daha sonrasında ayrışma sürecinden devrime kadar devam eden bu dönem, Bolşevik Parti gençliğin partisidir diyebiliriz. Devrim öncesinde ve sonrasında da etkin olan bir dizi kadro genç yaşında örgütlenmiş olan Krupskaya, Babuşkin, Bauman, Sverdlov, Kamo, Buharin Parti'nin önemli yerlerine gelerek kritik roller üstlenmişlerdir.

Bunun yanında Bolşevikler her zaman öğrenci gençliğin önemsiz görülmemesi ve devrime kazanılması gerektiğini de savundular. 1905 devrimi öncesinde ise öğrenci gençlik grupları içerisinde bir grup Bolşevik öğrenci tarzındaki illegal komite örgütlenmelerini de hatırlamak gerekir. Öğrenci gençlik devrim öncesinde çarlığa karşı mücadelenin parçalarından biridir. Özellikle aydın ve özgürlükçü bir karakter taşıması, çarlığın otokratik gericiliğine karşı öğrenci gençliğin belli bölüklerini mücadeleye sevk eder. Bu mücadelenin içinde üniversitelerde belli dönemlerde öğrenci eylemleri, boykotları gerçekleşir, Lenin belli yazılarında aydın bir karakter taşıyan üniversitelilerin kurduğu gizli kulüplerin, derneklerin, toplulukların hepsinin içinde Bolşevik öğrencilerin bulunup oralarda faaliyet yürütmesi gerektiğini tartışır. Burada akademik temelli başlayan her eylemin bir yerde politik taleplerle ve aslında nihai kurtuluş olan toplumsal devrim mücadelesi ile kesişeceğinin uyarısını yapar genç yoldaşlarına. “Öğrenci” dergisinin çıktığı birkaç sayılık dönemde Lenin bu dergiye makaleler yazarak öğrenci gençliğin toplumun geri kalanı gibi nasıl ideolojik bir ayrışmaya uğradığını anlatır ve bu anlatı içinde akademik özgürlük isteyen, ancak bunun bir demokratik devrimle elde edilmesi gerektiğini kavramayan kesimlerin hareketinin desteklenmesi gerektiğini savunur. Burada öğrenci gençlik içindeki “gericiler, ilgisizler, liberaller, akademistler ve devrimciler” tanımlaması bugün bilimsel olarak hala doğruluğunu korumaktadır. Öğrenci gençliğin işçi sınıfının saflarına kazanılması gerektiğini açıkça, iki anlama gelmeyecek bir biçimde savunur.

1905 devrimine giderken üniversitelerdeki hareketin arttığı bir ivmeye de tanık oluruz, bu ivme öğrenci boykotları gibi bir dizi eylemi kendi bünyesinde barındırır. Hatta Petersburg üniversitesinde gerçekleşen bir boykota genç Bolşevik kadroların mesafeli kaldığını görünce yoldaşlarına eleştiride de bulunur Lenin. Bu çalışmaların hepsinde partili kadroların partinin örgütsel olarak bağımsız ama ideolojik, politik olarak parti çizgisinde olan ayrı bir gençlik örgütü içinde bulunmadığını görebiliriz. 1905’te çeşitli kentlerde patlak veren ayaklanmalarda partinin kritik işletmelerde ve sanayi kentlerinde etkin olduğu işçi gruplarının hızla savaş gruplarına dönüştürüldüğü ve aktif eyleme giriştiğini görebiliriz. Moskova’daki Aralık ayaklanmasında genç işçiler etkin rol oynarlar. Ayaklanmalar ve devrimin zaferinin kazanılmasında en temel güçlerden birinin de, Lenin’de gençlik özelde işçi gençlik olduğunu görebiliyoruz. İşçi gençliğin işsizlik, açlık, yoksulluk gibi temel sorunlarının aynı zamanda öğrenci gençliğin bilimsel ve akademik olarak özgürlük gibi başat gündemlerinin nihai çözümünün otokrasinin yıkılması ve işçi-köylü iktidarının kurulması ile başarılacağını ortaya koyar. 1905 Devrimi’nden 1917 Ekim’e, oradan iç savaş yıllarından sosyalizmin inşa çalışmalarına kadar genç işçilerin ve genç kadınların otokrasiye ve burjuvaziye karşı verilecek amansız savaşlarda öncü rolü oynayacaklarının altını çizer. Aynı zamanda devrimin en temel savaş gücü olduğu için işçi gençlik içinde vurucu devrimci savaş gücünün kurulması gerektiğini ayaklanma dönemlerinde ve illegal faaliyet içindeyken de vurgular. Genç Bolşevik kadrolar en zorlu görevleri yerine getirmekten, partinin askeri aygıtında en gözü pek eylemleri gerçekleştirmeye, en uzak, ücra bölgelere yayınlar dağıtmaya, propaganda çalışmalarına ve fabrika örgütlenme çalışmaları yapmaya kadar onlarca görev üstlenir. Lenin gençliğin enerjisinin partiyi güçlendirecek şey olduğunu önemle vurgular. Gözü pek, aydın ve girişken bir karaktere sahip olduğundan, gençliğin partinin tüm birimlerinde öne çıkması bizzat Lenin tarafından teşvik edilir. Gençliği devrime kazanmalıyız meselesi, bugün de çok yakıcı bir tartışmadır, çünkü geleceği tayin edecek olan, geleceğin toplumunu ve kuşaklarını oluşturacak toplumsal dinamik gençliktir. Sermaye egemenliği kendi tarihi boyunca genç kitlelerin enerjisini kendi iktidarını sağlamlaştırmak, kendi yönetici kadrolarını seçmek, ideolojik ve kültürel düşün dünyasını benimsetmek için genç kitlelere yönelik özel bir çaba içinde olageldi. Kendi coğrafyalarımızda faşizmin tarihi bunu bize çok açık bir şekilde gösterir. Faşizmin kitle tabanını yaratmak, karşı-devrimin vurucu-yıkıcı bir gücünü kurmak için özel devlet politikaları her zaman yürütülmüştür. Geçmişte milliyetçi vatansever gençlik çalışmalarından bugünün dindar ve kindar gençlik yaratma çalışmalarına hepsi aynı amaca hizmet etmektedir. Rusya’ya dönecek olursak 1905 Devrimi’nin geriye çekilmesinin ardından, 1911’den itibaren yükselen işçi hareketinde genç işçilerin hep bulunduğunu görebiliyoruz. Rusya’da gelişen kapitalist üretim ilişkilerinde sanayi kuruluşlarında, madenlerde, tersanelerde genç işçilerin çoğunlukta olduğunu biliyoruz. Örneğin Kavganın Şafağı’ndaki ve Çelik Böyle Sertleşti eserlerindeki Pavel karakterleri işçi gençliğin partideki, sınıf mücadelesindeki ve devrimdeki rolüne dair başarılı değinmelerde bulunur. Pavel karakterleri aslında genç işçiler olup aynı zamanda genç Leninistler olarak partinin işçi örgütlenmesini nasıl ilmek ilmek yürütmeye çalıştığını çok gerçekçi bir şekilde gereksiz kahramanlıklar sunmayarak anlatır.

İşçi gençliğin bu dönemde ayrı bir komsomol örgütü henüz kurulmuş değildir, ancak partinin işçi grupları veya komiteleri biçiminde örgütlenerek Marksist-Leninist ideolojik eğitim ile genç kadroların eğitimi sağlanır. Bir taraftan da 1917’e giderken 1.Emperyalist Paylaşım Savaşı’nın patlak vermesiyle milyonlarca köylü, işçi genç askere gider ve Rus ordusunun yağma savaşlarında canını vermek üzere cepheye sürülür. Burada 10 milyonu aşkın askerden söz ediyoruz ve bunun büyük çoğunluğu zorunlu askerlik altında askere götürülen yoksul gençlerdir. 1917 Şubat Devrimi’nde ordu içindeki genç erlerin isyana katılarak Şubat Devrimi’nden sonra Asker Sovyetleri’nde örgütlenmesi ile gerici ordudan kopuş süreci hızlanır. Bu zamanlar Avrupa’da sosyalist gençlik örgütleri savaş karşıtı faaliyeti her yerde örmeye çalışmaktadır. 1915’te 2.Enternasyonal’in çöküşünün ardından dağılan sosyal demokrasinin yerini giderek güçlenen ve hem düşünsel hem de pratik olarak burjuvaziden kopan komünist gençlik siyaseti almaya başlar. Genç Bolşevik delegeler Avrupalı devrimci gençlik örgütleri ile yapılan toplantılarda, savaş yanlısı daha şoven tutum alanlar ile bağların tamamen koparılması, bağımsız tutum alınarak yeni bir hat kurulması gerektiğini vurgularlar. Emperyalist savaşı iç savaşa çevir şiarı Rusya’da büyük bir karşılık bulurken Avrupa devrimci gençliği de Rusya’daki gelişmelerden ve Bolşevik tutumdan etkilenir. Şubat Devrimi’nden sonra gençlik binler ile asker, işçi Sovyetleri’ne katılır ve Ekim Devrimi’ne giden aylarda Kızıl Muhafız müfrezelerinin, milis güçlerinin ve savaş gruplarının ayaklanmayı kazanmasında da önemli rol oynar.

Ekim Devrimi’nin ardından gençliğin parti ve kızıl ordu saflarına katılımı hızlanır. 1918’de devrimin yarattığı coşku ve enerji ile genç işçilerin siyasallaşma eğilimi çok güçlenir ve bağımsız genç işçi hareketleri ortaya çıkar, bu hareketler devrimden yana tutum alır. Parti ise 1918’de kongrede aldığı kararın ardından hiç zaman kaybetmeden toplumun örgütlenmesini hızlandıracak iç savaşı kazanmak ve toplumsal devrimi hızlandırarak sosyalist inşanın güçlenmesini sağlamak için işçi ve köylü gençliği içine alacak komsomol örgütünün kurulduğunu ilan eder. Ünlü Rus edebiyatçsı Nikolay Ostrovski’nin kendini anlattığı Pavel Korçagin Ukrayna’da komsomolun büyük fedakarlıklar ile yürüttüğü mücadeleleri eserinde anlatır. Komsomol sadece komünist gençlik örgütü değil, iç savaşta Kızıl orduda savaşan, gerektiğinde demir yolu döşeyen, halk komiserliklerinin verdiği bütün görevleri yerine getiren, sosyalizmin zaferi için dur durak bilmeden fedakarca, yüreklice, bilimsel sosyalizmin teorik eğitimini ve komünist kültür ve ahlakı alarak mücadeleyi sürdürür. Komsomol komünist hareketin tarihinde de komünist gençlik örgütü niteliği itibariyle hızla tüm gençliği içine alacak tarımda, sanayide, madenlerde, köylerde, kırda, üniversitelerde bütün gençliği kapsayacak ama özelde genç işçilerin örgütü olacak bir yapıda olması gerektiğini savunur. Ayrıca politik düzey itibariyle de devrimi zafere taşımış Rus ve diğer ezilen halkların proletaryasının gençliğinin de biricik örgütüdür. Bu açıdan Avrupalı devrimci gençlik örgütleri de giderek komünist gençlik örgütlerine dönüşür ve özellikle Rusya komünist gençlik birliğinin çabaları ile komünist gençlik enternasyonalinin kurulması başarılır. Burada Lenin’in bu süreçlerin hepsinde gençliğe rehber olmaya çalıştığını, gençliğin eğitimine özel kafa yorduğunu vurgulamak gerekir. Eski eğitim sisteminin parçalanarak, onun iyi yanlarından faydalanıp poli-teknik eğitimin tüm akademi- lise- çıraklık ve akşam okullarında düzenlenmesi, dogmatizme burjuva kültür ve burjuva düşünceye karşı amansız bir mücadeleye girişilerek gençliğin komünizm davasına yığınsal bir şekilde kazanılmasının zorunluluğunu partiye her defasında hatırlatanlardan biri de yine Lenin’dir. Sosyalizmi kuracak yeni insan tipi tam da bu devrimci gençliktir, yani geleceğin kendisidir.

İç savaşın yoğun bir şekilde sürdüğü, karşı-devrimcilerin, beyaz orduların, kulakların devrimci iktidarı yıkmak için her türlü saldırıyı emperyalistlerin desteğiyle gerçekleştirdiği bu süreçte komünist bir gençliğin yetiştirilmesi için hiç vakit kaybetmez, bunu ikincil bir görev olarak görmez. Sosyalizmin toplumun tüm kesimlerinin kendi sınıf örgütlerinde veya toplumsal örgütlerinde örgütlenerek ülkesini yönetmesi gerçekliğine denk düşen şey Rusya Komünist Gençlik Birliği’nin kurularak kısa bir zamanda yüz binlerce kişilik bir güce dönüşmesiydi. Hem sosyalizmin inşasında hem de enternasyonal mücadelede komünist gençlik birliğinin özel bir yeri vardır. Ülke sanayisinin ve tarımın ayağa kaldırılmasından, ülkenin elektrifikasyonuna işletmelerin o koca coğrafya için daha çok üretim yapabilmesi için genç işçilerin gönüllü bir şekilde o zor şartlarda bütün gücüyle çalıştığına tanık oluruz. Gençliğin enerjisini bu kapsamlı çalışmalara bütünüyle kazanmak için Lenin komsomol kongrelerinde bizzat söylevler verir. Cehalete ve gericiliğe savaş açmak için eğitim ücretsiz hale getirilir, geleceğin gençleri olarak çocuklar dahi örgütler kurulur. Genç kadınların yaşamın her yanına katılımı artırılır, ülke yönetiminde kadınların ve özelde genç kadınların etkinliği devrimle birlikte ciddi oranda artar. Ayrıca genç işçi yoksulluğu, geleceksizliği, emek sömürüsü ve ağır çalışma koşulları ortadan kaldırılarak gençliğin entelektüel düzeyi yükseltilir, her yerde okuma seferberlikleri başlatılır, belli bir süre içinde milyonlarca insana okuma yazma öğretilir, özellikle Doğu halkları arasında genç kadınlara ve kız çocuklarına yönelik her türlü gericiliğe karşı özel kararnameler çıkarılır, bunu değiştirmek için amansızca mücadele edilir. Lenin yoldaş ve ondan sonraki dönemde üniversitelerin eğitim düzeyi, niteliği geliştirilerek Sovyet gençliği onlarca farklı halktan bir araya gelen gencin yürüttüğü kitlesel spor çalışmalarında, bilimde, teknik gelişimde, uzay çalışmalarında, toplumsa hayatta, sanatta, orduda, devlet yönetiminde hep etkin bir rol oynar. 1941-1945 arası Nazizme karşı savaşan ve hayatını kaybeden 3 milyondan fazla komsomol üyesi komünist gencin fedakarlıkları hala o Sovyet coğrafyalarında hatırlanmaktadır. Lenin ile başlayan ve Sovyetler yıkılana kadar bilfiil mücadele yürüten komünist gençlik sosyalizmde etkin rol oynadı, geleceğin toplumunu kurup, onu yönetebilir düzeye geldi. Dünya Demokratik Gençlik Federasyonu’nun dünya gençliğine armağan ettiği Dünya Gençlik ve Öğrenci Festivali yüz binlerce ilerici genci uzun dönemler boyunca, sosyalizm Sovyetler’de çoktükten sonra bile, yan yana getirmeyi başardı.

Sosyalizmin gençliğe kattığı muazzam ivme ve katkılarından söz ettik, burada gençliğin devrime kazanılmasını ve devrimden sonra eğitilerek hayatın her alanında geleceği kuran, etkin bir özne olmasını sağlayan Leninizmdir. Bugün bizlerin yaşadığı geleceksizlik, işsizlik, gerici eğitim sisteminin bizleri ahmaklaştırması, genç kadınlara ve ezilen cinsel yönelimlere yönelik her türlü ayrımcılık, şoven ve faşist ideolojik kuşatma, şirketleşmiş ve baskı altındaki üniversiteler sorunları sosyalizmde tamamen aşılmıştı. Tıpkı Sovyetler gibi Küba, Sosyalist Kore, Vietnam, DAC, devrimci gençliğinin rehberliğini Marksizm-Leninizm yaptı. Bugün Küba ve Sosyalist Kore gençliği sosyalizmin başarılarından hala yararlanıyor.

68-71 devrimci çıkışını bizim coğrafyalarımızda gerçekleştiren Denizler, Mahirler Lenin’i okudu, Soyyetler’in, Küba’nın, Vietnam’ın deneyimlerinden öğrenmeye çalıştı ve pratiğe girişti, uzun iç savaş tarihimizde Marksizm ve Leninizm, komünist kültür ve komünist duygu eğitimi faşizmin tüm saldırılarına karşı devrimci gençliği yenilmez kıldı, devrimci gençlik gençliğin ve halkların umudur oldu. Çünkü tıpkı Rus gençliğine öğrettiği gibi Lenin bugün hala bizlere emperyalizme, kapitalizme, faşizme ve her türden gericiliğe karşı kimin safında ve hangi araçla savaşmamız gerektiğini öğretiyor. Lenin’in dönemin gençliğinin önüne koyduğu yakıcı görevler bugün hala birleşik devrimi zafere taşımak isteyen bizlerin önünde başarılması gereken görevler olarak durmaktadır. Bugün Lenin adı, onun pratiği, onun teorileri Marksizm’in hemen yanında anılıyorsa tarihe adını büyük harflerle yazmasından gelmektedir. Bugün bilinç, yürek ve cesaretle işçi sınıfının devrim mücadelesinde güçlerimizi birleştirmek, Kürt halkının, kadınların, devrimci tutsakların gerçek ve tam kurtuluşunu başarmak için Lenin’in yolundan yürüyen Leninist saflarda buluşalım! Genç işçilerin, yoksul semt gençliğinin, öğrenci gençliğin ve genç kadınların aklını bulandıran sosyalizm düşmanı, burjuvazi yardakçısı tüm post ideolojilere karşı Leninizm’in bayrağını kuşanalım! Lenin yaşadı, Lenin yaşıyor ve Lenin yaşayacak diyerek sözlerimi bitirmek istiyorum.

Teşekkür ediyorum...


13-14 Ocak tarihlerinde İstanbul’da düzenlenen Uluslararası Lenin Sempozyumu kapsamında “Lenin’de Devrimci Gençlik Örgütlenmesi” başlığında sunulan bildirgedir.

 
 
 

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


Subscribe Form

©2020 by Sabırsızlık Zamanı. Proudly created with Wix.com

bottom of page