top of page

Deniz Olunmalı!

  • Sabırsızlık Zamanı
  • 20 May 2020
  • 1 dakikada okunur

6 Mayıs 1972, hakkında söylenecek sözlerin yetersiz kaldığı gün. Darağacında üç fidan, milletvekillerinin “evet” haykırışlarından sonra idam edilmeyi bekliyor. ‘Yaşasın Kürt ve Türk Halklarının Birlikte Mücadelesi yükseliyor ağızlarından. Yaşadıkları 25 yıllık süreye sığdırdıkları mücadelenin sonunda idam cezasına mahkum edilmeleri üzmüyor onları, oğullarının mezarı başında gözlerinden yaş akan babalarının ellerindeki mektup söylüyor bunu. “İnsanlar doğar, büyür, yaşar ve ölürler. Önemli olan çok yaşamak değil, yaşadığın süre boyunca çok şey yapmaktır.” 25 yaşında Deniz ve Hüseyin, 23 yaşında Yusuf… Gencecik, daha yaşamlarının başında olan bu üç fidanın verdiği savaşı, halk için, işçiler ve emekçiler için verdiği mücadeleyi, gençlerin gözünde yarattıkları umut ışıklarını görünce, bu kısacık yaşamlarında yaptıklarını; onların idam kararını veren ve buna evet diyenlerin uzun yaşamlarında yaptıklarıyla karşılaştıramıyorum bile. İdamlarının ardından 48 yıl sonra bile devrimciliklerinin ateşi sayesinde yaşamlarından vazgeçip mücadele veren bu üç devrimci önder ve daha fazlası, aynı bu tarih gibi hiçbir zaman unutamayacağımız şekilde aklımıza kazılı. Şimdi kapitalist sistemin çelişkilerinin daha da derinleştiği bugünlerde denizlerin uzlaşmaz mücadelesini, daha da kararlı ve cüretkar bir çizgide, daha da büyüterek sürdürmek bize düşüyor. Bundan sonra yaşanacak bütün isyan, başkaldırı ve ayaklanmalarda denizlerin ruhundaki devrim aşkını hissetmeli, onların mirasçısı olarak bunu yaşatmalı, Deniz olmalıyız!

Antakya’dan bir DÖBlü



Comments


Subscribe Form

©2020 by Sabırsızlık Zamanı. Proudly created with Wix.com

bottom of page