Toplum İçin Devrimci Rap
- Sabırsızlık Zamanı
- 19 Oca 2021
- 2 dakikada okunur
KAİ-NAT
“Huzuru yakalayacağımız o gün yakın zamanda olacak
Saat ayarlayın
Sonunu bizim yazacağımız bir masaldayız
Yeah, silahımız rap bizim ilacımız hep ve
Sanat kütüphane git kitabını seç”
Ben amatör tarzda rap ile uğraşan ayrıca makine mühendisliği okuyan bir öğrenciyim. Ve düzenli olarak bu fanzine şarkılarımı atıyorum. Müzikle, sanatla ilgili benim de yaşadığım, bazı sorunlara değinmek, bunları sizinle paylaşmak istedim.
Rap, ülkemize yaklaşık olarak 90’lı yıllarda giriş yapmış bir müziktir. Ayrıca hip-hop kültürünün müziğidir. Ve rap adına yapılan yasaklamalar ve engellemeler de o günden bugüne kadar devam etmektedir. Rap doğuşundan kaynaklı zaten politik bir müzik tarzıdır. Afrika’daki siyahîlerin dışlanması sonucu ortaya çıkan devlete yazılan ağır eleştirilerdir. Bu yüzden hip-hop’ın duvar sanatı olan grafiti ülkemizde hala yasaktır. Hâlâ günümüzde de bazı insanlarca “Serseri” olarak biliniriz. Muhtemelen bu yazıyı okuyanların arasında da rapin ergence olduğunu düşünen kişiler vardır. Çünkü insanlar ergenlikte arabesk adı altında rap yaptığını sananları dinleyip, “Bu da şarkı mı yani?” şeklinde düşünebiliyorlar. Bu, sistemin rap müziği karalama kampanyalarından yalnızca biridir. Ben de Rap’e ilk başladığım sıralarda kendi arkadaşlarım tarafından ciddiye alınmadım. Ama zamanla yazdığım sözlerin içeriğinden kaynaklı destek almaya başladım.
Rap bir isyan müziğidir ve bugün o isyanın müziği popüler kültürü deyim yerindeyse ezip geçmiştir. Fakat bugün bir insan sadece daha çok dinlendiği için rapi seviyor ya da rap yapıyor. Sanat toplumu aydınlatmak veya bilinçlendirmekten çok para kazanmak için yapılıyor. O yüzden yaptıkları müziğin konusu, içeriği o derece geri durumda oluyor. Uyuşturucu, cinsellik gibi yozlaştırıcı konuları ele alıyor. Doğruyu yazanlar, hayatın gerçeklerinden bahsedenler ise hapse atılıyor, ya da terörize ediliyor. Hepinizin en azından 1 kere dinlediği ve ikincisi üzerinde de çalışmalara devam edilen Susamam şarkısı da bu konuya vereceğimiz en iyi örnektir diye düşünüyorum.
Bilmeyenler için ilk önce Susamam adlı parçadan söz etmek istiyorum. Susamam Sarp Palaur ya da Şanışer olarak da bilinen ünlü rapçinin başlangıçta 19 kişi ile yaptığı (sonrasında Defkhan projeden ayrıldı) kadın hakları, eğitim, adalet, hayvan hakları vb. konuları ele alan 15 dakikalık bir şarkıdır. İlk yüklendiği gün 15 milyon kere dinlendi. Paylaşıldıktan bir kaç gün sonra rahatsızlık duyan bazı kişiler, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na giderek suç duyurusunda bulundu. Bu şunları gösteriyor;
Birincisi, insanların büyük bir çoğunluğu artık yaşadığı sorunların farkında ve artık bir şeylerin değişmesini istiyor. Ve bu şarkı da onlara bu yüzden umut verdi. İkinci olarak da umudun önü her zaman kapitalist sistem tarafından kesilmeye çalışılıyor. Bu yüzden sadece rapi değil devrimci sanatçıyı susturmaya, hapse atmaya çalışıyorlar. Çünkü sanatın insanlarda bir şeyler uyandırdığını ve harekete geçirme gücünün olduğunu biliyorlar. Devlet ve polis baskısını sadece sanat alanında değil hayatımızın her anında hissediyoruz. Evlerimizde, fabrikalarda, okullarda yani kısacası hayatımızın her yerinde bu baskılara karşı dik durup karşımızdaki sistemle kıyasıya bir kavga içerisinde olmamız lazım. Karşımızdaki köhne sistem elinden geldiğince örgütleniyor. Eğer onlardan aşağı kalırsak yarın bir gün intihar denen illet can almaya devam eder. Bu sistem bizim ulaşamadığımız her bir genci hayattan koparıyor. Bu sisteme dur demek için sizi de DÖB'te örgütlenmeye çağırıyorum.
Yaşasın Devrimci Öğrenci Birliği!
Yaşasın Devrimci Sanat!
Comments